İşçilerin haklarından biri olan ihbar tazminatı, 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesi ‘süreli fesih’ başlığı ile açıklanıyor. Bu maddede yer alan haliyle; “Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce durumun diğer tarafa bildirilmesi gereklidir. Bildirim şartına uymayan taraf bildirim süresine ilişkin ücret kadar tazminat öder. İşte bu ödenecek paraya ihbar tazminatı (bildirim ödemesi) denir” ifadeleriyle tanımlanan ihbar tazminatı, belirli durumlarda alınabiliyor.
Sadece belirsiz süreli iş sözleşmesinin varlığı halinde gündeme gelen ihbar tazminatı, iş sözleşmesi bir süreye bağlı olarak yapıldığı noktada sözleşmenin sona ereceği tarih en başından net olduğu için ortaya çıkmaz. Ancak iş sözleşmenin belirli bir süreye bağlanmadığı sözleşme belirsiz süreli olacağı için ilgili şartların oluşması halinde işçinin alabileceği ihbar tazminatı durumu oraya çıkar.
Türkiye’deki çalışma yasalarına göre her iki tarafın da haklarını korumak üzere kanuna eklenmiş ilgili maddelerce, iş sözleşmelerinin feshinde taraflar bildirim sürelerine uymak zorunda olduğu için her iki tarafın da fesih bildirimi konusunda verilen süre içerisinde fesih yapması gerekir. Aksi halde ihbar tazminatı hak edişi ortaya çıkar. Peki ihbar tazminatı alma şartları nelerdir? İşte o şartlar…
İHBAR TAZMİNATI NE ZAMAN HAK EDİLİR?
İşçinin ya da işverenin yararlanabileceği ihbar tazminatının hak ediş olarak ortaya çıkması için bazı şartların sağlanması gerekir. Bunun için ilk olarak belirsiz süreli iş sözleşmesinin olması şartı aranıyor. Belirsiz süreli yani süresiz iş sözleşmenin olduğu durumlarda sözleşme haklı nedenle feshedilmemişse ve bu feshedilişte ihbar sürelerine uyulmamışsa uymayan taraf, diğer tarafa ihbar tazminatı öder. Başka bir deyişle işçi veya işveren ihbar tazminatı almayı hak etmiş olur.
İHBAR TAZMİNATI KİMLERE VERİLİR?
İhbar tazminatı hem işçi için hem de işveren için alınabilecek tazminatlar arasında bulunduğu için her iki kesim de ortada şartların oluştuğunu düşünmesi halinde ihbar tazminatı başvurusunda bulunabilir. Yasaların belirtiği üzere hem işçinin hem de işverenin fesih öncesi bildirim yükümlülüğü olduğu için her iki kesim de bu tazminattan yararlanabilir. Ancak, aynı yasalara göre; karşı taraf sözleşmeyi haklı bir nedenle feshetmiş olması halinde ihbar tazminatı hak edişi ortaya çıkmaz. Ayrıca sık sık kıdem tazminatı ile karıştırılan ihbar tazminatı, kıdem tazminatından farklı olarak sözleşmenin iki tarafını da kapsar. Oysaki kıdem tazminatı yalnızca işçinin yararlanabileceği bir tazminat türüdür.
İHBAR TAZMİNATI ALMA ŞARTLARI NELERDİR?
Çalışma yaşamını düzenleyen yasalara göre ihbar tazminatı almak için belirli şartların oluşması gerekir. Bu şartların oluşması halinde her iki taraf da yasalarca ihbar tazminatı almaya hak kazanabilir. İşte ihbar tazminatı alma şartları:
- Geçerli bir iş sözleşmesinin varlığı
- İş sözleşmesinin belirsiz süre ile hazırlanmış olması
- Sözleşmenin sürekli olarak hazırlanması
- İşçi veya işverenin bir fesih beyanında bulunması
- Feshin haklı nedenle yapılmamış olmaması
- Bildirim formunun verilmemiş olmaması
İHBAR TAZMİNATI SÜRELERİ NE KADAR?
İhbar tazminatının ödenmemesi için uyulması gereken ihbar süreleri de ilgili yasalarca belirlenmiştir. İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için iki hafta olan bu süre, işi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için dört hafta olarak belirlenmiştir. İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için altı hafta olan ihbar tazminatı süresi, işi üç yıldan fazla sürmüş işçi için sekiz hafta olarak yasalarca şekillendirilmiştir. İşçinin işyerinde üç yıldan fazla çalışıyor ya da çalışacak olması halinde ihbar tazminatı süresi sekiz haftadan az olamaz. Yani on hafta olarak belirlenebilecek olan bu süre, yasalarca altı ya da dört hafta gibi sekiz haftadan küçük bir rakam olamaz.